2025 yılı Türkiye ekonomisinin arka planında, büyük çalkantılar kadar sessiz felaketler de yaşanıyor. Bu yılın ilk 5 ayında konkordato başvurularında yaşanan dramatik artış, “ekonomik göstergeler düzeliyor” söylemlerine tezat bir şekilde, reel sektörün nefes alamadığını gözler önüne seriyor. Konkordato, bir firmanın iflasa gitmeden yeniden yapılanma fırsatı aramasıdır. Ancak 2025 verileri, konkordatonun artık sadece bir çıkış değil, bazı firmalar için iş stratejisinin parçası hâline geldiğini ortaya koyuyor. Bu yazıda, 2025 yılına özel konkordato eğilimlerini, sektörleri ve nedenleri detaylarıyla ele alacağız.
2025 yılı, konkordato başvuruları açısından 2018 ve 2019’daki kadar ani bir sıçrama yılı değil. Ancak yapısal bir çöküşün sessiz ama kararlı şekilde ilerlediği bir yıl. En büyük farklılık, konkordato ilan eden firmaların artık sadece küçük ölçekli esnaf ya da taahhüt firmaları değil, bölgesel market zincirleri, sanayi firmaları, tekstil ihracatçıları ve sağlık sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlar olması. Eskiden krizden zarar görenler konkordato isterdi; şimdi sağlıklı firmalar bile ödeme dengelerini tutturamadıkları için başvuru yapıyor.
T.C. Adalet Bakanlığı ve konkordatotakip.com’un verilerine göre 2025 yılının ilk 5 ayında:
| Kategori | Sayı |
|---|---|
| Geçici Mühlet Kararı | 967 |
| Kesin Mühlet Kararı | 690 |
| Red (Talebin Reddedilmesi) | 462 |
| İflas Kararı | 77 |
| Tasdik Edilen Konkordatolar | – |
📌 Bir önceki yılın aynı dönemine göre %97 artış! Bu veriler, 2024’teki 1.723 geçici mühlet rekorunun bu yıl geçilme olasılığını çok yüksek kılıyor. Yani 2025, konkordato tarihinde yeni bir zirve olabilir.
Özellikle Mart ve Mayıs aylarında başvuruların yüksekliği dikkat çekiyor. Bu dönem, krediye erişimin azaldığı, talebin daraldığı ve üretim maliyetlerinin arttığı zaman dilimine denk geliyor.
| Ay | Geçici Mühlet Sayısı | Kesin Mühlet | Red | İflas |
|---|---|---|---|---|
| Ocak | 231 | 165 | 77 | 21 |
| Şubat | 163 | 126 | 87 | 10 |
| Mart | 198 | 145 | 96 | 15 |
| Nisan | 190 | 116 | 73 | 7 |
| Mayıs | 185 | 138 | 129 | 24 |
Konkordato başvurusunda bulunan firmaların sektörel dağılımı, ekonomideki gerçek darboğazları açıkça gösteriyor:
| Sektör | Başvuru Sayısı (İlk 5 ay) |
|---|---|
| Tekstil ve Hazır Giyim | 93 |
| Plastik ve Kauçuk Ürünleri | 87 |
| Mobilya ve Ağaç Ürünleri | 58 |
| İnşaat Malzemeleri | 54 |
| Gıda (Sebze/Meyve Toptan) | 41 |
Bu tablo, üretimin kalbi olan sanayi sektörlerinin yanı sıra, ihracatçı ve iç piyasaya çalışan birçok firmanın da ödeme güçlüğü çektiğini gösteriyor.Başvuruların çoğu İstanbul, Kocaeli, Bursa ve Gaziantep gibi sanayi şehirlerinden geliyor. Ancak bu yıl farklı olarak: Konya, Kayseri, Adana gibi Anadolu kaplanlarında da başvurular ciddi oranda arttı. Sadece İstanbul’da yılın ilk 5 ayında 330’un üzerinde konkordato davası açıldı.
- Yüksek Faiz–Daralan Talep Kıskacı. Merkez Bankası politika faizinin %50’lere ulaşması, kredi faizlerini %60-70 bandına taşıdı. Bu durum, firmaların işletme sermayesi bulmasını imkânsız hâle getirdi.
- Kur İstikrarı Görünse de Maliyet Artıyor. Kurlar stabil kalsa da ithalat ve enerji maliyetleri yükseliyor. Üretici fiyat endeksi (ÜFE) enflasyonu hâlâ %50’nin üzerinde.
- Tahsilat Sorunu ve Zincirleme Kriz. Ana tedarikçi konkordato ilan edince, ona bağlı tüm tedarik zinciri çöküyor. Bu da domino etkisi yaratıyor.
- Yüksek Enflasyon–Düşük Satış Dönemi Tüketici harcamaları 2024 sonundan bu yana ciddi şekilde daraldı. Market zincirleri bile konkordato ilan ediyor.
2025’in en çarpıcı yanı şu: Artık konkordato başvurusunda bulunan firmalar sadece küçük işletmeler değil. Orta ve büyük ölçekli, hatta ihracatçı ve organize sanayi bölgesi (OSB) firmaları da bu yola başvuruyor. Bazı örnekler: Ankara’da faaliyet gösteren 800 çalışanlı bir mobilya firması, Gaziantep’te yıllık 20 milyon dolar ihracat yapan bir tekstil işletmesi, İstanbul’da 12 şubeli market zinciri.
⚖️ Konkordato Başvuruları, Bir firmanın konkordato ilan etmesi sadece onun değil, çalışanlarının, tedarikçilerinin ve kamu alacaklarının da risk altında olduğunu gösterir. Vergi gelirleri düşer, işsizlik artar, tahsilatlar gecikir. Konkordato başvuruları, ekonomik güven eksikliğinin bir yansımasıdır. Bu rakamların artması, “kriz yok ama ödeyemiyoruz” diyen bir reel sektör fotoğrafı sunar.
Bundan Sonrası Ne Olur? 2025 sonunda başvuru sayısı 2.000’i geçebilir. İflas kararlarının sayısı da artabilir, çünkü birçok mahkeme artık konkordatoya şüpheyle yaklaşıyor. Yeni yasa değişiklikleri gerekebilir: Hâkimler, bilirkişiler ve alacaklılar arasında ciddi bir güven krizi var.
🧭 Çözüm Önerileri. Yapılandırma destekli KOBİ programları (2025 için hâlâ yok!). Ticari kredilere erişim reformu. Konkordato izleme kurulu gibi bağımsız bir yapı. Vergi barışı değil, ticaret barışı
2025 yılı, konkordatonun artık sadece “kriz dönemlerinde kullanılan bir araç” olmadığını, iş yapmanın yeni normali haline geldiğini gösteriyor. Ancak bu bir başarı değil, alarm zilidir.
Bu tabloyu görmek istemeyenler için rakamlar susmaz. Konkordato istatistikleri, ekonominin röntgenidir. Ve bu röntgende ciddi kırıklar var.


