Alman hükümeti Çin‘e olan ekonomik bağımlılığı azaltma hedefiyle yeni politikalar hazırlarken, Almanya’daki başlıca sanayi lobilerinden biri ticareti Çin pazarının ötesine yayarak çeşitlendirmek için kendilerine daha fazla destek verilmesi için 21 Kasım’da çağrı yaptı. Reuters’un gördüğü taslak halindeki belgede, Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK), işletmelerin stres testleri ve Çin’deki yatırımlarına yönelik daha sıkı incelemeler gibi muhtemel tedbirlerden doğan idari külfetlerle karşı karşıya olduğunu belirtti.
DIHK’in dış ticaret biriminin başkanı Volker Treier, “Alman hükümetinin Çin stratejisi hakkında şu ana kadar duyduğumuz her şey son derece savunma (ağırlıklı)” dedi.
Treier, “Tek taraflı bağımlılıklardan kaçınmak adına, özellikle daha geniş Asya Pasifik bölgesinde sürdürülebilir ekonomik ilişkiler inşa etmek için teşvik edici bir strateji yok” dedi.
Söz konusu belge hakkında soru yöneltilen Çin dışişleri bakanlığı, Reuters’a yaptığı açıklamada, Almanya’nın ilişkilerini “nesnel ve rasyonel bir şekilde” geliştirmesini ve iki ülkenin halkı için faydalı olacak bir politikayı benimsemesini umduklarını belirtti. Araştırma şirketi Rhodium Group’un yaptığı bir çalışmaya göre, Alman otomotiv üreticileri Mercedes-Benz, BMW, Volkswagen ve kimya devi BASF, tüm Avrupa’nın 2018 ile 2021 yılları arasında Çin’deki yatırımlarının üçte birini tek başına sırtladı.
Almanya dışişleri bakanlığının hazırladığı ve diğer bakanlıkların da onaylamasının gerektiği belgede, otomotiv ve kimya gibi ana sanayi şirketlerinin riskten kaçınmak için Çin’e çok fazla yatırım yapmamalarının gerektiği belirtildi.
